Utanma Hastalığı
24 Haziran 2013
Kim ne derse desin bana göre çağın hastalığı utangaçlıktır. Bir çok insan bu hastalıktan muzdariptir. Her ne kadar bana inandırıcı gelmese de, göz önünde olan insanlar bile bu hastalığın pençesinde olabiliyorlarmış. Mesela Can Yücel bir dost sohbetinde Tuncel Kurtiz’e “utanıyorum konuşmaktan, içince utangaçlığım geçiyor. az da olsa açılıyorum” dediği rivayet edilir…
Fakat o formül herkeste işe yaramıyor, o yüzden açılayım diye içip içip sızmayın…
Gelelim size, utangaç bir insan mısınız? Utangaçlık, etrafınızda insanlar bulunduğu zaman gergin ve beceriksiz hissetmektir. Kim olursak olalım zaman zaman hepimiz utangaçlık hissederiz. Mesela iş yerindeki ilk gününüzde veya bir partiye katıldığınızda ve etrafınızdaki herkes yabancıyken ya da ilgilendiğiniz birinin yanındayken, hatta kalabalık dinleyici kitlesinin karşısında konuşurken hepimiz bu hissi duyarız.
Utangaçlık hissiyle karşılaştığımızda, çoğumuz kendimizi korumak için belli davranışlar geliştiririz. Kimimiz yalnız başına durur. Bazılarımız içine kapanır. Bazıları ise bu durumdan tamamen kurtulmayı dener. Bu tutumları sürdürmek sizi güvende hissettirse de bunlar tam olarak olumlu davranışlar değildir. Mesela, sizi utandıran bir durumdan kaçabilirsiniz fakat bu davranışlarınız sadece kafanızda kurduğunuz bir güvenlikten öte bir şey değildir. Yabancılardan ve sosyal davetlerden kaçtığınız sürece günün sonunda yine aynı insan olarak kalırsınız. Yani ne kendinizi geliştirebilirsiniz ne de yeni sosyal bağlar kurabilirsiniz.
Bu tür davranışlardan kaçmak yerine, neden utangaçlığınızı yenmeye uğraşmayasınız ki?
Benim gibi zamanında antisosyalliğin dibine vurmuş birisi olarak, ne zaman kendimi utangaç hissetsem bu duyguyla yüzleşir, onu yönlendirir ve yerini arzularımla değiştiririm. Bunu ne zaman yapsam çok daha verimli sonuçlar aldığımın farkına vardım.
1. Utangaçlığa sebep olan şeyin ne olduğunu bulun
Utangaçlığınızı tetikleyen durumlar neler? Aslında düşündüklerinizin tersine her zaman utangaç değilsinizdir. Mesela, en yakın arkadaşınızın yanındayken, çok daha dışa dönük ve kendiniz gibi davranmak konusunda rahatsınızdır. Utangaçlığınız yalnızca belli durumlarda baş gösterir.
İşe, utangaçlığınıza neyin sebep olduğunun farkına varmakla başlayın. Geçmişte utangaç hissetmenize neden olan 5 durumu belirleyin. Mesela, bir yabancıyla yalnız kaldığınızda, bazı belli konular hakkında konuşurken ya da büyük bir kalabalığın içinde olduğunuz sizi utandıran durumlar gibi. Sonra bu durumları analiz edin. Bu durumlarda sizi utandıran şeyler neyle alakalı? Bilmelisiniz ki, utangaçlığın temelinde güvensizlik duygusu yatar. Kendinizi güvende hissetmemenize sebep olan şeyin ne olduğunu bulursanız bu konuda bir şeyler yapabilirsiniz.
2. Kendinize güvenmediğiniz konularda kendinizi geliştirin
Güvensizlik hissettiğiniz alanları belirledikten sonraki etap bu konuda bazı adımlar atmaktır. Mesela, iş yerinde sunum yapma sırası size geldiğinde utangaç olabilirsiniz. Şayet sorun buysa sunum becerilerinizi geliştirebilirsiniz. Bu konu üzerinde tekrar tekrar pratik yapın. 10.000 saatlik sıkı bir çalışma yapın – uzmanların söylediğine göre üstün becerilere sahip olmanın yolu ortalama 10.000 saatten geçiyor. Güvensiz hissettiğiniz alanlarda kendinizi geliştirmeye ne kadar çok vakit ayırırsanız, utangaçlığınız da doğal olarak o kadar kaybolacaktır.
Kendimden bir örnek vermem gerekirse; gençliğimde topluluk içinde konuşmaktan korkardım. Fakat üniversiteye başladığımda sınıfta yaptığım sunumlar sayesinde topluluğa konuşmak konusunda daha fazla tecrübe kazandım. Daha sonra, iş hayatına girdiğimde de haftalık olarak sunum yapmaya devam ettim. Düzenli olarak yaptıkça, sunum konusunda kendimi daha da geliştirdim ve bu konudaki korkularım kayboldu. Şimdi, kişisel gelişim işinde haftada en az bir gün eğitim semineri veriyorum ve sunum yapmak çoktan rutin işimin bir parçası oldu. Aslında tam bu alanda 10.000 saatlik bir çalışma yapmamış olmama rağmen, şurası kesin ki; bugüne kadar yaptığım sunumlar bana konuşma yapmak konusunda kabiliyet kazandırdı ve bu konudaki utangaçlığımı ortadan kaldırdı.
3. Güçlü yönlerinizi belirleyin
Birçoğumuz hangi konularda iyi olduğumuza odaklanmak yerine iyi olmadığımız konulara odaklanırız. Bu nedenlerden, kendimizde etrafımızdakileri etkileyecek beceriler olmadığını düşünerek kendimizi beceriksiz hissederiz. Artık kendimizi ucuza satmayı bırakıp güçlü olduğumuz yönlerimize odaklanmamızın zamanıdır.
Hangi konuda iyisiniz? Geçmişteki başarılarınız neler? Başarmış olmaktan gerçekten gurur duyduğunuz şeyler neler? Bunları belirlemek için biraz zaman harcayın. İyi olduğunuz konuları içeren uzun listeyi görünce şaşıracaksınız. Aslında, artık alıştığınız için farkında olmadığınız, kendinize dair çok fazla harika şey var. İyi olduğunuz yönlerin farkına varmak kendinize olan güveninizi arttırmanıza yardım eder. Unutmayın ki, aslında hepimiz kendi içimizde kazanan tarafızdır.
4. Durumu somutlaştırın
Birçok insan, diğerlerinin kendileri hakkında ne düşündüğünü umursamazlar. Ne zaman özgüvenlerini geliştirmek isteyen müşterilerle çalışsam, onların korkularının hep başkalarının kendileri hakkında ne düşündüğü ve düşüneceği konusunda korktuklarını görürüm. Mesela; insanlar onların hakkında “Y” diyecekler diye “X”i yapmaktan korkarlar. Ya da, “Y” kişisinin karşısındayken hakkımda ne düşünür acaba diye düşünerek ne diyeceğini bilemezler.
Fakat komik olan şey şu ki; bu yalnızca kişinin kafasında kurduğu bir şeydir. Aslında, çoğu insan kendisiyle sizin ne yaptığınıza dikkat edemeyecek kadar meşguldür. Hatta siz davranışlarınız konusunda endişeliyken, diğer insanların aklı da, sizin davranışlarınızı takip edemeyecek kadar kendi davranışlarıyla meşguldür. Bu yüzden, ortada aslında utangaç hissedecek bir şey yoktur. Utangaçlığınız, bu davranışları sadece sizin yaptığınızı düşünerek, kendinizi fazla incelemenizden kaynaklanır. Objektif bir bakış açısı yakaladığınızda utangaçlığınızın aslında asılsız bir şey olduğu ortaya çıkar. Gücünüzü azaltan bir duyguya odaklanmaktansa artık başarmak istediklerinize odaklanabilirsiniz.
5. Kendinize bir rol model seçin
Özgüveni yüksek, sempatik ve kendinden emin birisini (tanıdığınız veya ünlü birisi olabilir) seçebilir misiniz? Seçtiğiniz kişiyi rol model olarak kullanın. Utangaç olmayan gerçek hayattan bir insan belirlemek, utangaçlığınızı kırmanızı daha kolay hale getirecek ve size bir referans noktası sağlayacaktır. Utandığınızı hissettiğinizde kendinize “referans aldığım kişi benim yerimde olsa ne yapardı?” diye sorun. Sonra düşündüğünüzü yapın. Sonrasında, o insan gibi davranmak mizacınız haline gelir.
6. Soru sorun
Soru sormak benim keşfettiğim işe yarar bir numaradır. Bazen ne söyleyeceğinizi bilemediğiniz için kendinizi tuhaf hissedersiniz, böyle durumlarda karşınızdakine soru sorun. Mesela, “Bu konuda ne düşünüyorsun”, “Neden ki?” veya “Kendinden biraz daha bahsedebilir misin?” gibi basit sorular sorabilirsiniz. Bu şekilde, dikkat sizin üzerinizden karşı tarafa kayacaktır. Karşınızdaki kişi fikirlerini toparlayıp size cevap verirken, siz de kendinizi toparlamak için zaman kazanmış olursunuz. Karşınızdaki kişi konuşmasını bitirdiğinde, etkileşim kurmak için iyi bir pozisyonda olursunuz.
7. Diğer insanların etkileşimlerini gözlemleyin
Utangaçlığınızdan kurtulmanın bir yolu da etrafınızdaki insanların davranışlarını gözlemlemektir. İnsanların sizi nasıl algıladığı konusunda endişe duyduğunuz süreyi azaltın (hatırlayın ki bunların hepsi aslında kafanızda) ve etrafınızı izleyerek diğer insanların sosyal davranışlarını gözlemleyin. Ne söylüyorlar? Nasıl hareket ediyorlar? Onlardan ne öğrenebilirsin? Öğrendiğin bu şeyleri gelecekteki davranışlarına nasıl adapte edebilirsin?
8. İlk adımı atın
İçgüdülerinizle çatışsa bile ilk adım utangaçlığınızı yenme konusunda size yardımcı olacaktır. Öncelikle, bilinçli olarak hareket ettiğinizde, bu, utangaçlığınıza hükmedebilmek için size bir güç sağlayacaktır. İkinci olarak, ilk adımı uyguladıktan sonraki pozitif değişim size diğer adımlar için hız kazandıracaktır. Mesela, ben seminerlerimi sunarken farkına vardım ki; konuşmaları için herkese aynı fırsatı tanımama rağmen, kendisini önce tanıtan katılımcılar seminer boyunca sesi en gür çıkan ve en aktif katılımcılar haline gelirler.
İlk adımın çok karmaşık olmasına gerek yoktur sadece gidip bir merhaba demeniz yeterlidir. Bir kez küçük bir adım attığınızda, gerisi kendiliğinden gelir.
Son olarak, utangaçlık; eskiden insanın utanma duygusunu hissedince, yanaklarının kızarmasına neden olan bir hismiş. Oysa şimdi çoğu insan kızarınca utanıyor veya gerçekten utanılacak bir şeyler yapmış bile olsa bırakın yanaklarının kızarmasını, çoğu zaman işi pişkinliğe vardırıp anlamamazlıktan geliyor. Utanmak kötü bir duygu değil, insanı insan yapan özelliklerden biri. Eğer utanma duygusunu hissedemiyorsak, korkmak gerek sanırım. Hem utanmak için ille de kötü bir şey olması gerekmiyor. Sevgilinizle göz göze geldiğinizde utanıp gözlerinizi kaçırmanız bile inanın aslında sizin farklılığınızı ortaya çıkarır. Önemli olan masum utangaçlarla, sahtekar utanmazların farkını anlayabilmek sanırım…
okulda yalnızken özelliklede öğretmenlerde herkesin içinde konuşmak çok zor.