Karşınızda 3. Köprü’nün Yeni Planı
17 Temmuz 2013
3. Köprü’yü de içine alan Kuzey Marmara Otoyolu Projesi’nin güzergahının ihaleden sonra değiştirilmesi Türkiye’nin gündemine yerleşti. Projenin neden değiştirildiği yönünde çeşitli söylentiler ortaya atılırken, kimileri de onaylanmamış bir projenin iptal edilmesi gerektiğini ortaya attı.
Başbakan’ın İstanbul’un fethinin yıldönümü olan 29 Mayıs 2015’e kadar yetiştirilmesini istediği 3. Köprü’nün de içinde olduğu söz konusu projenin değiştirilmemiş planı ortaya çıktı.
Buna göre Mahmutbey’deki İSTOÇ’un oradan başlayan ve kuzeye doğru ilerleyip Odayeri’nden doğuya yönelen ve Garipçe-Poyrazköy arasına kurulan köprü ile Anadolu yakasına ulaşan, orandan da güneyde Reşadiye’ye inen ve güneyde Paşaköy’e, batıda ise Çamlık’a uzanan projenin 4 noktasında değişiklik yapıldı.
UFAK TEFEK DEĞİŞİKLİKLER
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, güzergahta yapılan mecburi sapmaların nedenini “Kuş yollarına rastlandı Riva deresinde. Orada hafif yolu değiştirdik. Kaynak sularına rastlayan bölgeler oldu, değiştirdik. Böyle mecburi ufak tefek değişikliklerin planlara işlenmesi lazım” diye açıkladı.
Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç de durumu şöyle açıklamıştı: “Projenin güzergahının çok dışında çalışmalar yapılmaya başlandı. Çevrede yaşayan insanlar huzursuz oldu. Uyarılarımız sonrasında farklı güzergahta çalışmalar tespit edildi. Güzergahta çok ciddi kamulaştırma alanları vardı. Bedelleri çok yüksek olan, ayrıca büyük bir kısmı sit alanıdır. Acaba müteahhit bunun farkına vardı ve kamulaştırma bedeli ödememek için güzergah mı değiştirdi? Bu bir soru işareti” demişti.
Ulaştırma Bakanı açıklamasında şunu da söylemişti: “Bu haberler kafa karıştırmak için çıkarılıyor”. Haliyle biz İstanbulluların da kafası karıştı. Başbakanımız helikopterle gezdi, kendi gözleriyle gördü ve yolu tespit etti. Bu arada Karayolları’nın ekipleri de boş durmamış olmalı, onlar da çevre yolları güzergahı üzerinde çalışmışlardır diye düşünüyorum.
Ama gelin görün ki ihaleden sonra güzergah kuştu, böcekti, suydu diye değişti. Bu noktada biz İstanbulluların kafasında bazı soru işaretleri oluştu: mesela, acaba güzergah bugünkü haline ihaleden önce getirilmiş olsaydı, ihalede farklı bir sonuç çıkar mıydı veya bu değişiklikler nedeniyle yapım maliyetlerinde bir tasarruf sağlanabildi mi? Çünkü bir çok açıklanmayan nokta var mesela eskiden kaç tünel vardı, şimdi kaç tane var? Eskiden kaç viyadük yapılacaktı, şimdi kaç tane yapılacak, eski güzergahta kaç kilometre otoyol yapılacaktı, şimdi kaç kilometre yapılacak?
Kanal İstanbul olarak, bu noktaların en kısa zamanda açıklığa kavuşturularak, insanların kafasındaki soruların çözülmesi gerektiğine inanıyoruz.