Halkın Forumları
24 Haziran 2013
Avrupa’nın kültür olarak imrenilen birçok özelliğinden belki de en değerlisi olarak gördüğüm parklarda şimdi bir şeyler oluyor!
Gezi Parkı Olayları’nın ardından Taksim Dayanışması’nın çağrısıyla Türkiye’nin bir çok yerinde yapılmaya başlanan park forumları kendi demokratik mekanizmalarını oluşturmaya ve kararla almaya başladı.
Türkiye’nin dört bir yanında yaşanan çevre katliamları, rant projeleri Gezi Parkı Olayları’nın etkisi ile büyük bir halk hareketine dönüştü. Ülkenin en sakin kentleri bile ayağa kalktı. Şimdi meydanlar cebir ve şiddet ile hemen hemen dağıtılmışken, eylemlilikler – çok isabetli bir tarzda- forumlara dönüştü. Yarının, neyi nasıl yapmanın gerektiğinin konuşulduğu yerlere dönüştü.
İzlediğim Yoğurtçu Parkı Forumu’nda, parkın güzelliğinden çok insanların güzelliğine şaşırdım. Günlerdir yapılan bu foruma o gün yaklaşık 300 kişi katılmıştı. Konuşmacılar daha doğrusu konuşmak isteyenler isimlerini yazdırıyor ve bütün bu süreci, Gezi Parkı Direnişi’ni olduğu kadar çözüm önerilerini de anlatıyorlar. Gençler her zaman olduğu gibi, hayranlık uyandırıcılar, onları tanıdıkça şaşkınlığım azalmıyor artıyor.Orta yaşlılar da sayısı azımsanmayacak kadar çok…
Forum sırasında, konuşmacılardan biri Gezi Parkı’na hiç gitmeyen ya da hiçbir protestoya katılmamış insanların el kaldırmasını istediğinde kalkan el sayısı sadece iki idi. İnsanlar sürekli öneriler getiriyorlar. bütün bu yaşananları ve her birimizin neler yapabileceği konuşuluyordu.
Dikkatimi en fazla çeken; ayrımcılık ve ötekileştirme konusunda aşırı bir hassasiyet gelişmiş olduğuydu. Lezbiyen, gay, biseksüel bireyler konusunda çok açık yürekli konuşmalar yapılıyor ve onların en çok ezilen kesim olarak desteklenmesi konusunda hemfikir olduklarını gördüm.
Foruma katılan gençlerin çoğu meslek sahibi, para kazanan kimselerdi. Gözlemlediğim diğer şey ise herkes sorumluluk almaya hazır, Türkiye’nin alışık olduğu siyaset dilini, siyaset anlayışını tamamen aşacaklar.
Park hayatı, çim, yeşillik… Bu kadar binanın arasına serpiştirebilseydik belki şu an parklarda olan insanlar gibi daha güzel insanlar olurduk ülke olarak. Kim bilir…