Radikal gazetesi Kanal İstanbul projesinin İstanbul’da yaratacağı çevre tahribatına dikkat çeken Profesör Doktor Cemal Saydam’ın görüşlerine yer vermiş. Saydam bir deniz bilimci ve projenin olası sonuçlarına dair söyledikleri bir hayli düşündürücü.

Habere göre;  Saydam,  “çılgın proje” olarak tanımladığı projenin,  “Boğazı”  bilen akademisyen ve uzmanlara danışılmadan ortaya çıkarıldığını ve bu yüzden de temelde büyük eksiklik  içerdiğini savunuyor. Saydam’a göre, Marmara denizinin  ilk 25 metresi Karadeniz  , altı ise Akdeniz. Karadeniz tatlı su kaynakları olan nehirlerle beslenirken , Akdeniz buharlaşarak boşalıyor. Yani dengeli bir sistem var ortada. Ama yeni bir kanal açılmasıyla yani Kanal İstanbul’un yapılmasıyla denge bozulacak , hem de bir daha düzeltilemeyecek şekilde.  Saydam’ a göre , proje gerçekleşirse denizde fosfat çoğalacak ve oksijensiz tabaka yüzeye çıkacak. Böylece Haliç’ten de hatırladığımız o koku yine yüzeye çıkacak hem de Marmara Denizi’nde.

“O zaman Marmara biter. İstanbul biter.”  diyor Saydam.  Sadece koku da değil , denizlerin ve ekosistemin dengesinin de geri dönülmez bir şekilde bozulabileceğini vurguluyor ve uyarıyor Saydam.

Uzmanların ve bilim insanlarının , iklim değişikliği ve çevre felaketleri yüzünden  dünyada,  özellikle  Asya’da,  toplu göçlerin yaşandığı ve daha büyük boyutlarda yaşanmaya devam edeceği uyarıları hala kulaklarımızda.

Kuşlar gibi, bizler de mi yolumuzu değiştireceğiz yoksa?  Ne dersiniz ?

Kaynak: Radikal