Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Türkiye Muhtarlar Federasyonu Başkanlığı arasında ‘Çevrenin Korunması ve Çevre Bilincinin Oluşturmasına Yönelik Eğitim İşbirliği Protokolü’ imzalandı. Uzun ve sıkıcı bir cümle. Farkındayım. Ama emin olun,  içeriği önemli ve gayet renkli.

Bu protokol, yaklaşık 53 bin muhtarın çevre bilincini geliştirmek amacıyla en az bir ay eğitimden geçeceğini müjdeliyor;  Önce muhtarlar bilinçlenecek ki daha sonra kendi köy ve mahallelerindeki vatandaşı bilinçlendirsin. Bir sertifikayla eğitimleri tescillenecek olan muhtarlar  aynı zamanda ‘fahri denetim elemanı’ olarak da görev yapacak . Bu da şu anlama geliyor;  muhtarlar aynı bir “çevre zabıtası” gibi çalışacak ve çevreyi kirletenleri bakanlığa ve ilgili yerlere şikayet edebilecek. Bu arada çevre bilinci eğitiminin ; evsel atıklarla plastik,cam,kağıt gibi atıkların ayrıştırılması , atık yağ, pil gibi geri dönüşümü mümkün olan ürünlerin toplanması , çevre kirliliğinin önlenmesi ,yeşil alanların korunması ve tahribatın engellenmesi konularını kapsadığını öğreniyoruz Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’dan.

Türkiye’nin pek çok ilinde bazı  belediyeler çöp ayrıştırma konusunda çalışmalar yapıyorsa da hepimiz biliyoruz ki yeterli değil. Hizmet alan bizlerin de bu konuda bilgisi ya az ya da takip etmiyoruz yeterince. Çevreye duyarsız insanların da azımsanmayacak kadar çok olduğunu hesaba kattığımızda geriye “eğitim şart” demek ve muhtarlara “zabıtalık” görevi için iyi kondisyon yapmalarını salık vermek kalıyor.