Brad Furman’ın yönetmenliğinde çekilen film Runner Runner Türkiye’de 27 Eylül’de vizyona girdi. Filmin başrol karakteri Richie (Justin Timberlake) eğitim parasını karşılayabilmek için online kumar oynuyor ve bütün parasını kaybediyor. Karşısındaki kişinin hile yaptığına yüzde yüz emin olan Richie, kanıtıyla beraber Kosta Rika’ya uçup poker sitesinin sahibi Ivan Block’u (Ben Affleck) buluyor. Block, parasını geri alıp Amerika’ya dönmeyi planlayan Richie’ye orada kalıp onun için çalışmayı ve süper zengin olmayı teklif edince işler değişiyor.

Filmin fragmanında anlatılan aynen bu.

İlginizi çekti değil mi?

Birkaç tane sevdiğimiz oyuncu, 21 filminden tanıdık gelen hoş bir konu, The Lincoln Lawyer filmi ile kendini kanıtlamış genç bir yönetmen. Buraya kadar her şey güzel. Ama sonra sinema salonuna giriyorsunuz ve bir türlü ilerlemeyen, inanılmaz sessiz bir filmle karşı karşıya kalıyorsunuz. Bir çok filmde hayran kaldığınız o oyuncular amatör gibiler. Senaryo ve özellikle replikler vasat. Kamera deseniz, bazı sahnelerde oyuncunun arkasından adeta kameraman koşuyormuşcasına sürekli zıplıyor. Hal böyle iken film, hareket kazandıralım derken bir başıboşluk izlenimi bırakıveriyor izleyicide…

Şöyle ki, dışarıya çıkamayacağınız kadar kötü bir günse; yapacak başka hiçbir şeyiniz yoksa ve son 5 dakikaya kadar işkence çekmeye dayanabilirim diyorsanız bu film tam size göre J

Hatırlayalım Batman üçlemesi ile sinema tarihinde iz bırakan Christian Bale, dördüncü filmde oynamayacağını belirtince bu rol Ben Affleck’e layık görülmüştü. Fakat Batman rolünde Bale’i izlemek isteyen izleyici Affleck’e hiç de sıcak davranmamıştı. Biz tam Affleck yüzümüzü kara çıkarmaz derken bir de Runner Runner faciası oldu. Bakalım Affleck dördüncü Batman filminde bizi şaşırtacak mı.

İngilizce için: https://www.kanalistanbul.com.tr/runner-runner/