Bir yandan, tüm gezi parkında bulunulan(bilen) süre boyunca, yerlerde bir kağıt parçası kalmayacak şekilde, herkes ellerinde dönüştürülebilir çöp torbalarıyla nöbetleşe temizlik yapıyordu. Bir yaprağa dahi zarar verilmemesine, polisle hiç bir şiddet yanlısı konuşmaya girilmemesi için üstün özen gösterildi.

Dün de, gözümüzün önünde Sıraselviler Caddesi’ndeki bankamatiği kıran kişi ‘bu provakatör polis’ şeklinde herkesçe teşhir edilerek, caddeden uzaklaştırıldı.

Diğer yandan, gezi parkından çadırların yakıldığı, ilk şafak müdahelesinin olduğu gün koşarak kaçmak zorundayken, üstümüze taş atan sivil polisleri yolda görsek tanıyabiliriz.

Ama halen tüm bu karmaşık durumları yanyana koyduğumuzda dahi, bugün yollarda rastladığımız, çok da savunma amaçlı olmadığını tahmin ettiğimiz; araba devirme, reklam panosu camı patlatma gibi görüntüleri hiç bir şekilde anlamıyoruz, anlamamakta da ısrar ediyoruz. Bu hareketleri, beş gündür, her gün farklı kimyasalla (bizzat tadlarını ayırt edebilirim) ve direkt olarak şiddete maruz kalmanın verdiği bir açığa çıkma, yan etki olduğunu tahmin etsek de anlamıyor, hala kabul etmiyoruz.