Gelenekle yeniliğin, eski kuşakla genç neslin karşı karşıya geldiği en önemli alan çocuk bakımıdır. Bu çekişme hamilelik dönemindeyken başlar. En basitinden “Ben sana hamileyken her şeyi yerdim” diyen anneler, yediklerine dikkat edip fazla kilo almamaya çalışan kızlarını uyarırlar. Onlara göre çocuğun beslenmesi annenin çok yemesine bağlıdır. Bu fikir farklılıkları çocuk doğduğunda da devam eder; genç anne babalar çocuklarını modern yöntemlerle büyütmek isterken, eski kuşak kendi yöntemlerinin doğru olduğunu savunur. Peki kim haklı?

Bunu öğrenmenin en doğru yolu sanırım bir bilene danışmak, yani bilimin rehberliğine başvurmak. Fatihli anne adayları bu konuda çok şanslı, çünkü Fatih Belediyesi onlar için bir Hamilelik Okulu açtı. Belediye’nin Kadın ve Aile Birimi’nin yürüttüğü çalışma; anne adaylarının hamilelik sürecinde, doğumda, doğum sonrasında yüklendikleri sorumluluğun üstesinden gelebilmelerini ve bu sürece doğru yön verebilmelerini amaçlıyor.

2012 yılında başlayan Hamilelik Okulu’nda kadın doğum doktoru, kadın doktoru, diyetisyen ve eğitim hemşiresi anne adaylarına eğitim veriyor. Haftada bir gün, iki saat gerçekleşen eğitimler 6 hafta sürüyor ve sonrasında katılımcılara birer sertifika veriliyor. Yavuz Selim Yaşam Merkezi’nde gerçekleşen Hamilelik Okulu’nda bu yıl 250 anne adayı eğitim görüyor.

Sertifikalı anne olmanın şöyle avantajları var; öncelikle herkesin farklı öneriler sunduğu konulardaki doğru yolu görmüş oluyorsunuz. Emzirme, süt, doğum öncesi ve doğum sonrası beslenme alışkanlıklarına dair eğitim alıyorsunuz. Hamilelik sürecinde, doğumda ve sonrasında yaşanabilecek her türlü sıkıntıyı öğrenip, ona göre çözümleri de görmüş oluyorsunuz.