İstanbul’un sembol yapıları ‘Kadına Karşı Şiddetle Mücadele için 16 Günlük Aktivizm Kampanyası’ kapsamında turuncuya boyandı.

Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddeti sona erdirmeyi hedefleyen “Dünyayı Turuncuya Boya” hareketi Türkiye’de başladı. Birleşmiş Milletler Kadın Birimi’nin (UN Women) dünya çapında organize ettiği ‘Kadına Karşı Şiddetle Mücadele İçin 16 Günlük Aktivizm Kampanyası’ İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve BM Direktörü Ingibjorg Gisladottir tarafından Kız Kulesi’nde başlatıldı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve Birleşmiş Milletler (BM) Kadın Birimi Avrupa ve Orta Asya Bölge Direktörü Ingibjorg Gisladottir’in başlattığı kampanya, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddeti sona erdirmeyi hedefliyor.

“Kadına şiddetle mücadelede farkındalığı ortaya çıkarıyoruz”

Törende konuşan Başkan Topbaş,  “Çok anlamlı bir günde birlikteyiz. Birleşmiş Milletler’in özellikle sürdürülebilir kalkınma adına 2015 sonrası ile ilgili yapmış olduğu çalışmalar sonucunda  BM’nin kabul ettiği 17 maddelik 2030 yılına kadar sürecek olan bu süre içerisinde ana hedeflerin beşinci maddesi olarak “Toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlendirilmesi “var. Bu kapsamda BM farkındalığı ortaya çıkarmak adına dünyada bugün başlatmakta olduğumuz 25 Kasım-10 aralık tarihleri arasında dünyada  bir farkındalığı ortaya çıkarmanın gerekliliğini ortaya koydu ve bunun İstanbul ve Newyork’ta dünyaya ilan ediliyor. Zaman dilimi olarak biz Newyork’tan önce başlatmış bulunuyoruz. Özellikle bu çağrımıza katkıda bulunan ve bu farkındalığı orta çıkaran herkese İstanbul Büyükşehir Belediyesi adına ve konuğum adına teşekkür ediyorum. Her daim söylediğim gibi tüm insanların kaderleri birbirine bağlı. Böyle bir zaman diliminde yaşıyoruz. Geçmişte bir insan bir köyde bir kasabada bir şehirde hayatını tamamlar kendi dünyasını o kadar zannederdi. Şimdi insanın dünyası küçüldü dünyanın herhangi bir yerinde gerçekleşen bir olay tüm dünyayı etkiliyor. Ve bu dünyada bireyler olarak yaşamaktayız. Hepimizin mutlu olması gerekiyor. Bir toplumun medeniyet ölçüsü o toplumdaki tüm bireylerin kadın ve erkek diye ayırım yapmaksızın eşit bir şekilde o toplumda her türlü haklarından istifade edebilen ve her türlü yönetime katılabilen bir toplum olması gerekmektedir. Biz de bunu İstanbul’dan dünyaya haykırmaya çalışıyoruz. Özellikle kadına şiddete dur derken hayır da diyoruz asla diyoruz ve bununla ilgili tüm insanların bu hassasiyeti ortaya koymasını arzu etmekteyiz. Son 5 yılda 1134 kadın şiddetle hayatlarını kaybetmiş ve bunların yarıdan fazlası kendi eşleri tarafından veya partnerleri tarafından ve kendi evlerinde birçoğu .  Bu dramatik bir tablo. Tabi bu insanların insani değerlerinin yok olduğunu gösteriyor. Halbuki gelişen dünyanın getirdiği güzellikler bizi daha fazla etkin hale getirmesi yaklaştırması gerekirken bunları görmekteyiz” dedi.

“10 Aralık’ta burada tekrar buluşarak, kapanışını yapacağız”

Başkan Kadir Topbaş,  kadına şiddetin artık son bulması gerektiğinin altını çizdi ve “İstanbul Büyükşehir Belediyemizde bayan meclis üyelerimiz var.  Oran olarak diğer siyasi partilerimizden fazla olmamıza rağmen yeterli değil.  Bu yeterli olmama müracaatın az olmasındandır. Arzu ederiz ki bu cesaret gösterilsin, dünya hepimizin birlikte yaşıyoruz. Hep birlikte bu dünyayı geleceğe hazırlamak zorundayız.  Hz. Mevlana’nın dediği gibi “Bir neslin geleceğini bir sonraki nesil hazırlar” Yani bizler her birimiz gelecek kuşakların geleceğini hazırlıyoruz. O halde birlikte adım atmak zorundayız.  Dünyada huzur ve barışı sağlamak zorundayız. Kaderlerimiz birbirine bağlı, yine Hz. Mevlana’nın bir sözüyle bitirmek istiyorum, “Aynı dili konuşanlar değil, aynı duyguyu paylaşanlar anlaşır” diyor. Bizim duygularımız eğer insanlık içinse, insanlığın geleceği içinse, barış ve huzur içinse anlaşabilmemiz tabii ki mümkündür. Maalesef hala bazı kötü olaylara bu yüzyılda tanıklık ediyoruz. Şiddete, kan ve gözyaşına tanıklık ediyoruz. Bebek ölümlerine, kadın ölümlerine tanıklık ediyoruz. Arzu ederiz ki bunlar geride kalsın, bu tip kötü olayların artık tarihe gömülmesi gerekiyor. Tüm insanlığın bu konuya hassasiyetle yaklaşması gerekiyor. İnşallah 10 Aralık’ta burada tekrar buluşarak, kapanışını yapacağız. Bu kapanış, 16 günlük bir haykırış olacaktır dünyaya. Bu burada bitmeyecek her daim hatırımızda olacak. Bizi izleyen bizi medyamızdan takip edenler, İstanbul’da kurumlar, özel sektör firmaları yerlerinde kendi mağazalarında bu turuncu aydınlatmayı mütevazi şekilde sürdürecektir. Diliyorum ki kadına şiddet artık dursun. Huzur ve mutluluk hepimizin olsun“ dedi.

“Dünyayı Turuncuya Boya” hareketi olarak da tanıtılan 16 günlük aktivizm kampanyası kapsamında; İstanbul’da kadına yönelik şiddet konusunda kamuoyunun farkındalığını arttırmak amacıyla Boğaz köprüleri, Galata Kulesi ve Kız Kulesi gibi birçok sembol yapıt ile AVM’ler turuncuyla ışıklandırılıyor.

Kent genelinde çeşitli mecralarda ve kamu binalarında çağrılar yapılıyor.

Tüm dünya turuncuya boyandı

Türkiye ile beraber tüm dünyada geniş yankı bulması hedeflenen “Dünyayı Turuncuya Boya” çağrısı ile Türkiye genelinde de aralarında Ankara, İzmir, Gaziantep, Eskişehir ve Urfa’nın da bulunduğu birçok şehir turuncuya büründü. Dünya genelinde 70’i aşkın ülkede; Niagara Şelalesi, Avrupa Konseyi Binası, Hint Kapısı ve Ürdün’deki antik Petra kentinin ışıklandırılmasını da içeren 450’yi aşkın “turuncu etkinlik” yapılıyor.

İstanbul Maratonu ile başladı

16 gün boyunca yapılacak futbol müsabakalarında, futbolcular sahaya kadına şiddete son mesajı veren pankartlarla çıkacaklar. Etkinliklerin başlangıcı olarak 15 Kasım 2015’te gerçekleşen ve 100 bini aşkın kişinin katıldığı Vodafone İstanbul Maratonu bu yıl “Kadına Karşı Şiddete Dur De” temasıyla koşuldu.

Şiddetten arınmış bir gelecek

Kadınlar ve kız çocukları için şiddetten arınmış parlak bir geleceği simgeleyen turuncu rengi, büyük çaplı toplumsal seferberlik ve küresel etkinlikleri birleştiriyor. Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddeti sona erdirme hedefini de içeren BM 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi çerçevesinde, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddeti önleme teması da işleniyor.